Kapitalizm Çalışmıyor. Fakat Uygulanabilir Bir Sosyalist Sistem Nasıl Olurdu? – Çeviri: Kemal Büyükyüksel
Kapitalizmin başarısızlıklarına yönelik eleştiriler bir alternatifi gerçekten hayal edebiliyorsak daha fazla güce sahiptir. Buyrun yaşanabilir bir sosyalist toplum nasıl görünebilir bakalım.
Ben Burgis’in Jacobin için yazdığı yazının Türkçe çevirisidir. İzinle İVME Hareketi tarafından yayınlanmıştır.
“Sosyalizm” biraz ucu açık bir terimdir. Kapitalizmde firmalar ne işçilerin ne de bir bütün olarak toplumun elindedir, aksine ayrı bir sermaye sınıfının elindedir. Bu kapitalistler neyin üretileceğine, nasıl üretileceğine ve kârların nasıl dağıtılacağına karar verirler. Her türden sosyalist bunu değiştirmek istiyor. Michael Walzer’ın sloganı bu dürtüyü çok iyi yansıtıyor: “Herkese dokunan şeye herkes karar vermeli.”
Ama pratikte bu ne anlama geliyor?
Hem çekici hem de son derece belirsiz bir sosyalizm tablosu çizmek kolaydır. Kapitalizmde kilit ekonomik kararlar bir avuç sermayedar tarafından alınır. Ve birçok ekonomik sonuç, herhangi bir bireysel kapitalistin tercihlerini bile yansıtmaz. Bunun yerine, piyasa rekabetinin kaotik zorunluluklarından kaynaklanırlar.
O halde sosyalistlerin statükonun bu iki yönüne de bakmaları ve onları tersine çevireceklerini söylemeleri doğaldır. Mevcut sistem demokratik değilse ve plansızsa sosyalistler “demokratik planlamayı” desteklediklerini söyler. Mevcut sistem çoğu zaman önemli ihtiyaçları karşılamıyorsa, “insan ihtiyaçları etrafında organize edilmiş üretimi” desteklediklerini söyler.
Böyle bir sistemden uzun vadeli iyi sonuçların geleceğini söylemek kolay. Ancak alternatif bir sistemin sahip olmasını istediğimiz özelliklerle ilgili sloganlar ile bunun nasıl çalışacağına dair somut bir açıklama arasında muazzam bir boşluk var – özellikle de şüpheci ilericileri böyle bir sistemin çalışabileceğine ikna etmek istiyorsak.
Birçok kapitalist demokrasi, ekonominin en azından bazı sektörlerini piyasanın dışında planlamayı başardı. Britanya Ulusal Sağlık Servisi (NHS) bariz bir örnektir. Mükemmel değil, ancak onlarca yıllık Muhafazakar hükümetlerin hizmeti baltalamasına rağmen, NHS Amerika’nın piyasacı sağlık sisteminden çok daha iyi sonuçlar sağlamaya devam ediyor. Bununla birlikte, komünist hükümetlerin tüm ekonomileri planlama girişimlerinin tarihi çok daha az ilham verici olmuştur.
Bu tür sistemler hızlı sanayileşmede başarılı oldu, ancak market raflarını insanların satın almak istediği ürünlerle doldurmada çok daha kötüydü ve bu başarısızlıkların neden olduğu yaygın hoşnutsuzluk devlet sosyalizminin çöküşünde önemli bir faktördü.
Demokratik sosyalistler olarak savunduğumuz şeyin Sovyet modelinden çok farklı olduğunu söylemek kolay, ancak bu ayrımın neden bu belirli sorunlar için bir fark yarattığını açıklamak daha zor. Sovyet sisteminin temel yapısına ifade özgürlüğü, çok partili seçimler aşılansaydı, böylece merkezi planlama dairesi başkanı Gosplan, parlamentoda çoğunluğa sahip herhangi bir parti tarafından atansaydı, bu kesinlikle Ukrayna kıtlığı gibi vahşetleri önlemiş olurdu. Ancak, üretimi işçilerin tüketim ihtiyaçlarıyla verimli bir şekilde koordine etmede sistemi daha iyi hale getirir miydi?
Yukarıdan aşağıya planlama yerine radikal demokratik ve merkezi olmayan bir planlama istediğimizi söyleyebiliriz, ancak bunun nasıl görüneceğini düşünmek, sosyalizmi sıradan insanlar için daha da az çekici hale getirebilir. Çok azımız boş zamanımızın saatlerini toplantılarda geçirmek istiyoruz. Teknolojik gelişmelerle bilgisayarların yükümüzün bir kısmını sırtlanmasını sağlayacağını umabiliriz, ancak sosyalizme geçişi tekillik (singularity) gelene kadar gerçekten ertelemek istiyor muyuz? Ya da biz kapitalizmin ötesine geçmeye hazır olduğumuzda hesaplama problemlerinin kendiliğinden çözüleceğine dair kendimize güvence mi verelim?
Çok daha temelli bir yaklaşım, en azından genellikle “piyasa sosyalizmi” olarak adlandırılan şeyle başlamamız gerektiğinin kabul edilmesiyle başlar. Bu, piyasaların ekonominin her sektörüne hakim olduğu bir sosyalizm biçimi değil, en azından büyük bir ekonomik işlem yığınının hala işçi kontrollü firmalar arasındaki piyasa işlemlerini içerdiği bir sosyalizm biçimi anlamına gelir. Ekonominin “koç başları” – örneğin finans sektörü veya enerji şirketleri hakkında düşünün – piyasadan tamamen çıkarılabilir. Sağlık ve eğitim gibi hayati hizmetler de olabilir. Kalan “özel” sektör, kooperatif firmalarından oluşabilir.
Bu senaryoda, bir yandan devlet sektörünün büyümesi ve diğer yandan kalan özel sektör firmalarının işçi denetimine geçmesi, kapitalist sınıfı tamamen sıkıştıracaktır. Belki gelecekte daha da radikal değişiklikler olabilir. Gerçekçi sosyalizm vizyonları ortaya koymanın amacı, kimsenin ütopik hayal gücünü kapatmak değil, şu anda kapitalizmin ötesinde bir şey hayal edemeyenlerin hayal gücünü açmaktır.
Bu arada, az önce anlatılan “kapitalizmden beş dakika sonra” sisteminde, eski sistemin sakıncalı birçok özelliği ortadan kaldırılmış olacaktır. İspanya’daki Mondragon Corporation gibi fiilen var olan işçi kooperatiflerinde olduğu gibi, yöneticiler hala var olacaktır. Sadece seçilecekler ve demokratik olarak işgücüne karşı sorumlu olacaklardır.
Hepsinden iyisi, bu gerçekçi sosyalizm vizyonu, bilinmeyene uçan bir sıçramayı temsil etmiyor. NHS var. Çeşitli ülkelerde devlete ait bankalar mevcut. Başarılı işçi kooperatifleri mevcut. Tüm bu unsurlar, kapitalizm altında başarılı bir şekilde beta testine tabi tutuldu.
Mesele, bunları dünya çapında milyarlarca insana hem daha fazla ekonomik refah hem de ekonomik demokrasi sağlayabilecek bir çerçeve içinde bir araya getirmek.